Hepimizin hayalleri var. Zamanımızın büyük bir bölümünü farklı farklı hedeflerimizin peşinde çaba göstererek ve onlara ulaşmaya çalışarak geçiriyoruz.

Hayattan beklentimizi tanımlamamız, hedeflerimizi netleştirmemiz ve bunu hedef koyma tekniklerine göre yapabilmemiz çok önemli. Burada yaşanan aksaklıklar ya da yeterli ifade edememe durumu ise başarının önündeki engelleri oluşturan faktörlerden. Ancak hepimizin hayallerimize giden yolda takıldığı en büyük psikolojik blokaj ise hedef koyulan şeyi başarabileceğine inanamama durumu.

Bir şeyi çok istiyoruz. Belki her gün yataktan kalkar kalkmaz onu düşünmeye başlıyor ve günümüzü onunla geçiriyoruz. Fakat tek bir soruya verdiğimiz cevapla gerçekleri ortaya döküyoruz. Hayallerini kurduğunuz durumu yaşayabileceğinize inanıyor musunuz? Bu soruya olumsuz bir cevap vermiyor olsanız dahi, bir amaç için harekete geçmiyor ya da harekete geçme zamanını sürekli erteliyorsanız siz de kendinize yeteri kadar inanmıyor olabilirsiniz. İnancımızın asıl göstergesi eyleme geçme halimizdir.

Peki ulaşmayı bu kadar istediğimiz hayallerimizi gerçekleştirme konusunda neden kendimize az güven duyuyoruz? Sebebi eğer gerçekleşemezsek yaşayacağımız hayal kırklığı mı yoksa gösterdiğimiz çabanın boşa gitmesi mi? Şimdi hepsini bir kenara bırakalım.

Bir hayaliniz varsa, üstüne düşünerek onu gerçekleştirebileceğinize dair birçok kanıt bulup, size güvenmeyen kendinizi haksız çıkartacağınıza eminim. İki durum da sizin elinizde. Kişi tahminlerinden hangisini seçer ve bu fikri zihninde güçlendirirse, o durum kuvvetlenir ve sonuç haline dönüşür.

Henry Ford’un ünlü sözünde de ifade ettiği gibi “Kazanacağınızı ya da kaybedeceğinizi düşünüyorsanız, her iki durumda da siz haklı çıkarsınız!”

Beyin öyle bir yapı ki, bir süre sonra sizin ona sunduklarınızı gerçekliği olarak kabul etmeye başlıyor. Bu duruma odaklanıyor ve onu kanıtlayacak yönde faaliyetleri başlatıyor. Başarabilirim ya da başaramam… İki olasılıkta sizin elinizde. Hangisine odaklanırsanız beyniniz onu gerçekleştirmek için savaşacak.

Hayallerinizi kucaklayın sakın bırakmayın. Tüm tutkunuzu net bir şekilde ortaya koyduğunuz amaçlarınıza adayın. Göreceksiniz hepsi teker teker olacak.